Bir Futbolcunun İntiharı

Ünlü Alman kaleci Enke intihar ederek hayatına son verdi. Son yıllarda birçok olumsuz olayla karşılaşan, 2006 yılında kızını kaybeden, futbol hayatında sıkıntılı dönemler geçiren futbolcu ölümü seçti.

Peki Hayattaki Zorluklar İnsanı İntihara sürükler mi?

Beyni sağlam olan hiçbir kimse ölmeyi istemez. Çünkü zihnimiz ve ruhsal yapımız ne olursa olsun yaşamayı tercih etmeye programlanmıştır. Eğer her olumsuz hayat olayından sonra ölmeyi seçen bir beyin yapısına sahip olsaydık bugün dünyada çok az yaşayan insan kalırdı. Ancak günümüzde intihar vakaları hızla artmaktadır. Ortalama olarak her 3 saniyede 1 kişi intihar girişiminde bulunmakta, her 40 saniyede 1 kişi intihar sonucu hayatını yitirmektedir. Yani intihar her geçen önemli bir sorun haline gelmektedir.

Enke’nin Yaşadıkları İntihar Etmek için Geçerli Sebepler mi?

Basından aldığımız bilgilere göre 2006 yılında 2 yaşındaki kızını kalp hastalığından kaybediyor. Bu olay onu çok sarsıyor. Sonra bir kız çocuğu evlatlık ediniyor. Ancak onda da yasal sorunlar çıkıyor. Onu da kaybetme noktasına geliyor ve akabinde intihar geliyor.

Evet hayatta yaşadığımız sorunlar bizi üzer, ama ölme isteği uyandırmaz.

Peki Enke Neden Ölmeyi Seçti?

Onun cevabını da eşi veriyor: “Enke uzun bir süredir ağır depresyon sebebiyle tedavi oluyordu.” Yani sebep depresyon. İnsanın yaşama arzusunu, zevk alma ve mutluluk duygusunu yöneten beyin alanlarındaki kimyasal bozulma, önce depresyonu, sonrasında da intiharı getiriyor.

Bugün 100 depresyon hastasından 15’i intihar sonucu hayatını kaybetmektedir.

Futbolcular Önemli Bir Risk Grubudurlar

Futbol dünyası kendine has özellikler sahip bir dünya. Futbolcular ayrı birer antite.
Hem futbolun oyuncudan hem de oyuncunun futboldan beklentileri çok yüksek. Böyle bir sistem depresyon için büyük bir risk ortamı yaratmaktadır. O yüzden futbolcular önemli bir risk grubudurlar.

Maalesef futbol camiası bu durumun yeterince farkında değildir. Depresyonu bir hastalık değil de bir acizlik, zayıflık, kişiliksizlik olarak görmeye eğilimlidir. Bu Türkiye’de de böyledir dünyada da. İşte Enke’nin intihar ettiğini duyan arkadaşlarının şaşkın ifadeleri, onun depresyonunu önceden kestiremediklerini ortaya koyuyor.

Bir Futbolcu da Depresyonu Nasıl Anlarız?

Depresyondaki futbolcu dikkat ve konsantrasyon zayıflığı, oynama isteğinde, fizik gücünde, enerjisinde ve zindelik algısında azalma yaşar. Karar verme yeteneği zayıflar. Aşırı sinirli ve hiddetli olur. Çabuk alınır ve küser. Takım arkadaşlarının en küçük esprilerine bozulur. Uykusuzluğu artar, iştahı bozulur. Unutmaya başlar, dalgınlaşır. Kendisini oyuna bir türlü veremez. Zamanlama hataları yapar. Moralsizleşir, motivasyonu azalır. Sık sık formdan düşer. Çabuk sakatlanır ve iyileşmesi gecikir. Çok daha ileri aşamalarda futbolu bırakma ve Enke’de olduğu gibi hayatına son verme nokrasına bile gelebilir.

Futbolcularda Neler Depresyona Yatkınlığı Artırır?

Bireysel sorunlar (ev, aile, iş v.s.)
Yabancı futbolcularda adaptasyon sorunları
Aşırı kaygılı, titiz, mükemmeliyetçi, kontrolcü, detaycı kişilik
Aşırı moral bozucu olaylar (futbol içi ve dışı)
Teknik kadroyla veya yönetimle yaşanan gerginlikler
Takım arkadaşlarıyla yaşanan sorunlar
Uzun süren sakatlıklar
Tekrarlayan sakatlıklar
Çok başarılı bir sezon sonrası
Çok iyi bir transferlikten sonraki dönem
Tiroit bezi hastalıkları, kansızlık, vitaminsizlik, aşırı yorgunluk, iyi beslenememe, aşırı egzersiz gibi fiziksel durumlar
Uzun süreli uykusuzluklar
Üst üste gelen hatalar
Üst üste gelen mağlubiyetler
Medyanın aşırı yüklenmesi

Depresyonda Yaklaşım Ne Olmalıdır?

Depresyonun kimyasal bir durum olduğunu unutmamak gerekir. Bu yüzden öncelikle bir psikiyatriste başvurup bir antidepresan tedaviye başlanmalıdır. Bunun yanında depresyona yol açan etkenlerin ortadan kaldırılmasına yönelik psikoterapiler planlamalıdır. Tedavi başladıktan sonraki 2. veya 3. haftada futbolcu kendine gelir ve eski formuna kavuşur.

DOÇ. DR. ADNAN ÇOBAN

PSİKİYATRİST-PSİKOTERAPİST